Ülkemizde her yıl çeşitli kazalar ile karşılaşılmakta; ancak bazı olaylar, toplumda derin yaralar açmakta. Son günlerde, bir çocuğun sulama kanalına düşerek hayatını kaybetmesi, hem trajik bir kayıp hem de dikkatsizlik sonucu yaşanan bir felaket olarak gündemi sarstı. Henüz 8 yaşında olan Ali Öztürk, arkadaşlarıyla oynarken düştüğü sulama kanalında boğularak hayatını kaybetti. Bu olay, çocukların güvenli bir ortamda oynayabilmesi için alınması gereken önlemleri bir kez daha gözler önüne serdi.
Olay, geçen cumartesi günü, şehir merkezinin biraz dışında bulunan bir tarım alanında gerçekleşti. Arkadaşlarıyla birlikte oyun oynayan Ali, bir anda dengesini kaybedip sulama kanalına düştü. Olayı gören çocuklar, hemen durumu ailelerine bildirdi. Aileler, panik içinde sulama kanalının yanına koşarak çocuğun yardımına yetişmeye çalıştı. Ancak, kanalın derinliği ve akıntının hızı, Ali'nin kurtarılmasını zorlaştırdı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, durumu kritik olan çocuğu çıkarmaya çalıştı; ama ne yazık ki, müdahelenin ardından yapılan tüm çabalara rağmen Ali, olay yerinde hayatını kaybetti.
Olayın ardından aile ve arkadaş çevresinde büyük bir üzüntü hâkim oldu. Ali'nin babası, "Oğlum çok neşeli bir çocuktu, herkesle iyi geçinirdi. Onu kaybetmek benim için tarif edilemez bir acı. Bir anlık dikkatsizlikle bu oldu," ifadelerini kullandı. Çocukların güvenliği için alınması gereken tedbirlerin yeniden gündeme gelmesine sebep olan bu olay, birçok ebeveynin de dikkatini çekti. Sulama kanallarının etrafında yeterli güvenlik önlemlerinin alınmaması, bunun gibi kazaların artmasını engelleyemiyor.
Uzmanlar, toplumda çocukların oyun alanlarının güvenliğinin artırılması gerektiğine vurgu yapıyor. Sulama kanalı ve diğer su kaynaklarının etrafında koruma barajlarının olması, bu tür olayların önüne geçmek için son derece önemli. Ayrıca, devletin bu alanlarda ailelere yönelik eğitimler düzenlemesi ve çocukların güvenli bir ortamda oynamalarına olanak sağlaması, kazaları en aza indirecektir. Ebeveynler, çocuklarının oyun alanlarını dikkatlice seçmeli ve bu tür yerlerde oynamaları halinde denetimlerini sıkı tutmalıdır.
Bu trajik olay, yalnızca Ali'nin ailesinin değil, tüm toplumun yüreğini sarstı. Hepimizi ilgilendiren bir meselesidir çocuk güvenliği. Çocuklarımızın oynadıkları alanların güvenliğini sağlamak, onların sağlıklı ve mutlu bir şekilde büyümelerini desteklemenin en temel yollarından biridir. Yaşanan bu acı kayıpların bir daha yaşanmaması için hepimizin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerekmektedir. Ali Öztürk’ü unutmayacak, benzer durumların önlenmesi adına gerekli önlemlerin alınması için sesimizi yükselteceğiz.
Çocukların güvenliğinin sağlanması, sadece ebeveynlerin değil, aynı zamanda devletin ve toplumun ortak sorumluluğudur. Herkesin üzerine düşeni yapması, bir çocuğun hayatına mal olmadan önce sıkı tedbirler alması gerektiği mesajını vermelidir. Umuyoruz ki, bu elim olay, gereken değişikliklerin ve önlemlerin hızlı bir şekilde devreye girmesine vesile olur. Ali'ye rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz.