İzmir, bu yıl Mayıs ayında yaşadığı meteorolojik anormallikler ile dikkatleri üzerine çekti. Ülkemizin güzel kıyı şehirlerinden biri olan İzmir, yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte su kaynaklarının azalmasına yol açan ciddi bir kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya. Geçtiğimiz ay sadece 6 gün boyunca yağmur yağması, barajların doluluk oranlarını kritik seviyelere düşürdü ve bu durum İzmirli vatandaşlar için endişe verici bir tablo ortaya çıkardı. Yüksek tarım ihtiyacı ve su tüketiminin arttığı günlerde, bu bağlamda yaşanan gelişmelerin kente etkilerini göz önünde bulundurmak büyük önem taşıyor.
Mayıs ayı, genellikle İzmir’de bahar mevsiminin en canlı yaşandığı dönemlerden biri. Ancak bu yıl, mevsim normlarının çok altında seyreden yağış miktarı, kentin barajlarını bıçak sırtı bir duruma soktu. Geçmiş yıllarda bu dönemde 150-200 mm arasında değişen yağış miktarları, bu yıl sadece 25 mm olarak kaydedildi. Bu durum, doğal su kaynaklarının hemen hemen tükenmesine yol açtı. İzmir'in su ihtiyacını karşılayan başlıca barajları olan Tahtalı, Bornova ve Kemalpaşa barajlarının doluluk oranları, 2023 yılının içerisinde kritik seviyelere ulaşarak alarm zillerini çaldırmaya başladı. Hali hazırda barajlardaki doluluk oranı %35’in altına düşerek İzmir'in su sıkıntısı yaşayabileceği gerçeğini gözler önüne seriyor.
Kuraklık, aynı zamanda tarım sektöründe de ciddi sorunlar ortaya çıkarıyor. İzmir, özellikle zeytin, üzüm ve sebze-meyve üretiminde yoğun bir tarımsal faaliyet sergiliyor. Bu ürünlerin su ihtiyacı, yaz aylarında önemli ölçüde yükselebiliyor. Barajlardaki su seviyesinin düşmesi ile birlikte tarımsal sulama için gerekli olan su kaynaklarına erişimin azalması, çiftçiler için büyük bir tehdit oluşturmakta. Uzmanlar, bu durumun hem tarımsal verimlilikte ciddi kayıplara yol açacağını hem de gıda fiyatlarının artmasına neden olabileceğini belirtiyorlar.
İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU), bu yaşanan durumla ilgili olarak bazı tedbirler almayı planlıyor. Su tasarrufu ile ilgili kampanyalar başlatmayı ve kenti suya daha duyarlı hale getirmek için çeşitli önlemler almaya hazırlanıyor. Yetkililer, su kullanımı konusunda İzmir halkını bilinçlendirmek ve suyumuzu koruma bilincini artırmak için eğitim ve bilgilendirme faaliyetlerini hızlandıracaklarını duyurdular.
Bunların yanı sıra, yağışların mevsim normlarına döneceği umuduyla birlikte, barajlarda su seviyesinin artırılması için gerekli tedbirlerin alınması da talep ediliyor. İleriye dönük değerlendirmelere göre, meteorolojik veriler ve iklim değişikliği bu yaz için hava koşullarını etkileyebilir. Uzmanlar, özellikle iklim değişikliği nedeniyle beklenen hava durumunun tahmin edilemez bir boyut kazanabileceğini ve bu durumu göz önünde bulundurmak gerektiğini belirtiyor.
Özetle, İzmir’de Mayıs ayında yaşanan korkunç yağış eksikliği, kentin su sorununu hızlandırmış durumda. İlgili tüm kurumlar, bu duruma karşı alternatif ve sürdürülebilir çözümler geliştirmeye çalışıyor. Sıcak günlerin hızlı bir şekilde yaklaşmasıyla birlikte, barajlardaki su seviyeleri ve olası su kıtlığı, hem bireyler hem de tarımsal üretim açısından büyük bir tehdit oluşturuyor. İzmir’in geleceği için bu konuda atılacak adımlar, bütün şehir için hayati öneme sahip.